Çoook mübârek, yani kelimât ile tarif olmayacak, dillerin tarif edemeyeceği, bir gecenin gündüzündeyiz, ki bu gece, yani Leyle-i Mevlid, Resûl-i Ekrem'in yani bu kâinâtın yaradılmasına sebeb olan zât-ı muhteremin zuhûrunun gecesidir. Yani onun günündeyiz. Yarın günü, bugün arefesi.
Bilenler için, âşıklar için, bu gece o kadar büyük ki, diller tarif edemez. Bu iş ancak zevk ile anlaşılabilir. Kalemler de yazamaz. Bazı zevkler vardır ki bunlar yirmi sekiz harfle ifâde edilmez. Yirmi sekiz milyon harf olsa yine ifâde edilmez. Tatmayan bilmez. Yani köre renk, sağıra âhenk olmaz. İnnîn zevk-i muhabbetden bî-haberdir. Onun için bu gece, ma'nâsını ehl-i zevke, âşinâ gönüllere, âşıklara, muhibblere söyler.
Şehr-i Rebî'ulevveldir ayların en yücesi
Müjde müjde mü'minlere mâh-ı gufrân geliyor
Şâh-ı rusül tulû' etti on ikinci gecesi
Küfr ü dalâleti yakan nûr-i Rahmân geliyor
Hattâ Leyle-i Kadir'den de yücedir fakat mü'minler, bu işi kaybetmişlerdir, bilmezler. Vaktiyle, eslâfımız, cedlerimiz, şanlı-şerefli babalarımız, Mevlidü'n-Nebî ayı geldiğinde, ayın birinden itibaren bir ay ziyâfet verirlermiş. Fakir fukarâya herkes kapılarını açar, herkes elinden geldiği kadar, zenginine gedâsına, malını-mülkünü, kanını-canını bezl edermiş. Çok mu? Hazret-i Muhammed uğruna kanını veren, canını veren, bezl eden yok mu? Canlarını bezl etmişler, vermişler. Eğer öyle vermeselerdi, sen bugün şimdi burada oturmayacakdın. İstanbul'da bulunmayacakdın. Çünkü O demiş ki, O yüce zât, Allah'ın mahbûbu, Rahmân olan Allah'ın habîbi, "İstanbul'u fethedeceksiniz" demiş, "Le tüftahanne'l-Kostantiniyye", yani "Herhalde İstanbul feth olunacak" demiş, o vakit emrini vermiş. "Ve le ni'mel emîr" demiş, "Zabt eden kumandan ne yüce bir kumandandır, ne güzel askerleri vardır" demiş, senin ceddini, benim ceddimi medh ü senâ etmiş. Kim? Allah'ın sevgilisi Muhammed Mustafâ. İşte burada O'nun sâyesinde oturuyorsun.
Ol sultân-ı dîn-i mübîn "rahmete'l-lil-'âlemîn"
Rekzeyledi arş ü ferşe islâmiyyet 'alemin
"Lâ ilâhe illallâh"ı yazdı kudret kalemin
"Muhammedü'r-Resûlullah" ile bir cân geliyor
Hazret-i Muhammed olmasaydı, ne arş, ne kürsî, ne güneş, ne ay, ne yıldızlar, ne semâ, ne ard, ne cennet, ne cehennem, ne melâike, hiç bir şey olmayacakdı. Kur`ân da nâzil olmayacakdı. Öyleyse Leyle-i Mevlid, Kur`ân'ın nüzûlüne sebeb olmakda. Zâten Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem de, Ümmü'l-Mü'minîn Hazret-i Âişe'nin söylediği gibi, Kur`ân'ın canlısı Hazret-i Muhammed Mustafâ'dır, sallallahu aleyhi vesellem. Demişler ki, "Yâ mü'minlerin annesi! Bize Peygamber'i tarif et" demişler. "Kur`ân'ı okuyun, Hazret-i Muhammed oydu" demiş, canlı Kur`ân.
İşte o geceyi idrâk ettik çünkü bu gece, mürde cesedlere yani cansız cesedlere cân geliyor. Rahmân olan Allah'ın habîbi Muhammed Mustafâ geliyor. Allah, kendi isimlerini O'na vermiş, Raûf, Rahîm, Azîz isimlerini. Daha nice gizli isimleri var Kur`ân-ı Mübîn'de. Âşikâr isimleri var, gizli isimleri de var.
Ol "hâteme'n-nebî"dir ki "ebü'l-ervâh" kıdemi
Yere göğe şeref verdi o mübârek kademi
Ayağının tozlarına sürsem n'ola dîdemi
Âhir zaman Peygamberi ulu sultân geliyor
Bu gece Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellemin tulû gecesidir. Bu akşam, Resûl-i Ekrem'in rûhâniyyetine sığınarak Allahu Sübhânehû ve Teâlâ Hazretlerine niyâzda bulun. Bir duâda Resûl-i Ekrem'in ismi anılırsa Allah, o duâyı reddetmez. Onun için duâlarınızda ve duâlarımızda, duânın evvel ve âhirinde Resûl-i Ekrem'e salavât okumak lâzımdır. Askerin önden ve arkadan giden pişdârı gibidir o yani önde ve arkasında salavât. O iki salavât ortasındaki duâ Hakk'a arz olunur. Allah'ın duymadığı, görmediği yokdur ama bazılarını Cenâb-ı Hakk görmez, kabûl etmez, duymaz.
Bu gece, Mevlidü'n-Nebî'dir, buna aşk ile bağlan. Bir gün olur, belki bu akşam olur, senin kalbine muhabbet-i Muhammediyye tulû eder, o vakit îmânın kemâle erer. Eşyâyı altı cihetinden görürsün. Cennet seni arzu eder, sen cenneti değil! Sen cennete âşık olmazsın, cennet sana âşık olur!
Aşkî Hakk'a secde eyle bu gece makbûl olur
Aç ellerin bârigâha duâlar kabûl olur
Muhammed'i cândan seven Rabbine de kul olur
Müjde müjde ehl-i aşka derde dermân geliyor
0 Yorumlar